Portföy Dağılımı Nasıl yapılır ve yönetilir?

Evet arkadaşlar bugün sizinle ettiğim sohbetlerden anladığım kadarıyla zorlandığınız bir konuya değinmek istiyorum şimdiden iyi okumalar hepinize iyi pazarlar..


Tradingte Pötrföy Dağılımı ve Risk Yönetimi..

Trading işinde risk yönetimi bir sistemin "sürdürülebilir bir şekilde kazançlı
KALMASINDA" en önemli başlıklardan biridir. Çoğumuz kazançlı sistemler
tasarlayabiliriz ve hatta bu kazançlı sistemler bize ilk 100 işlem sonucunda çok iyi
getiriler sağlayabilir.
Ancak eğer risk yönetimini sisteme entegre etmemişsek, 101. işlemde tüm kasayı
patlatabilir veya kasaya "tekrar sahalara dönemeyecek kadar" ağır bir darbe
verebiliriz. Böylece ilk 100 işlemi "tamamen şansa" bırakmış oluruz.
Trading işinde herkes kazanan stratejiye odaklanır ama asıl mevzu "sürdürülebilir
kazançtır". Bunu emniyet kemerine benzetelim. 100 kere trafiğe çıkıp, 100 yolculukta
da KAZA YAPMAMANIZ size EMNİYET KEMERİNİ TAKMAMA hakkı vermez.
Çünkü eğer emniyet kemerini takmazsanız, 101. kez yola çıkışınızda yaşayacağınız
bir kaza arabayı pert, sizi ex eder. Risk yönetimi de böyle bir şeydir. Başınıza kötü bir
şey gelmemesi, risk yönetimini gözardı etmeniz anlamına gelmez.
Çünkü risk yönetimine belki tek bir sefer ihtiyacınız olur, o zaman da eğer risk
yönetimi kurallarınızı takip etmiyorsanız, başınız çok ağrır. Kaldıraçlı Viop işlemleriniz sıfırlanır, spot işlemleriniz çok drawdown yer.
O zaman ne yapacağız? Tüm sistemi tasarlarken mutlaka risk yönetimi mevzusunu göz önüne alacağız. Risk yönetimi nedir peki? En basit haliyle, risk yönetimi
"kaybederken bile oyunda kalma işi"dir. Kuşları vuramazken bile mermiyi bitirmeme sanatıdır.
Risk yönetiminin amacı sizi "o büyük kazanca kadar" ayakta tutmaktır. Risk yönetimi kaybı her defasında sınırlı tutmaktır.
Trading tarafında risk yönetiminin birden fazla alt başlığı vardır. Ancak en önemli
mevzusu "kaybın adının konması" mevzusudur. Her bir işlemde ve performansta aklınızdaki tek soru şu olmalıdır: "ben ne kadar kaybetmeyi göze alıyorum?"
Bunun oranını belirledikten sonra, ödülü riskin üzerine kurguluyorsunuz zaten.
Mesela benim özelimde gidersek, ben yıllık stop olma yüzdemi %27'nin üzerine çıkarmamaya çalışıyorum. Yani her bir işlemde %27'nin üstü stop benim için kötüdür,
altı benim için iyidir..

Bunu kendi trading günlüğümde takip edip, 3 aylık, 6 aylık ve yıllık değerlendirip takip
ediyorum. Mesela 2025 ilk 3 ay stop yüzden %28.2 çıkmıştı, bunu gördükten sonraki
üç ay stoplarımı daha dikkatli ve sıkı tutmaya çalıştım.
Bir başka risk yönetim aracı, "portföy yapmak"tır. Bildiğiniz gibi, eldeki avuçtaki parayı
TEK BİR HİSSEYE GÖMMEK bizlerin hastalığıdır. "ya ölüm, ya kalım" meselesi yapmakta üstümüze yoktur. Ya bu hissede voleyi vuracağızdır, ya da batacağızdır.
Bu bizim toplumun genetiğinde vardır. Ancak bu trading açısından büyük riskler taşır.
Bizim eldeki parayı 4 veya 5 hisseye paylaştırmamız gerekir. Bu hisselerin farklı
sektörlerde olması gerekir. 4 hissenin 3'ü bankacılık ise bu da yanlış bir dağılımdır.
Çünkü bankacılık sektörünü etkileyecek sıkıntılı bir durumda portföyün 4/3'ü risk
altında olacaktır. Bu da açık riski çok tehlikeli boyuta getirir. Bir başka risk yönetimi
aracı, eldeki kasayı pozisyonlara EŞİT DAĞITMAKTIR.
Çünkü bir hisseye 100.000TL'nin 90.000TL'sini, diğer 3 hisseye geri kalanını dağıtmak yine risklidir. Biz setupların, pozisyonların nasıl ilerleyeceğini, nasıl perform
edeceğini bilemeyiz. Çünkü bu tahmin edilemezdir.
Çok para yatırdığınız hisse gitmezken, az para yatırdığınız hisse giderse, bu sefer az
miktarı satıp, çok miktara transfer edersiniz veya algınız bozulur. Dolayısıyla her
hisseye "eşit miktarlarla başlama" şansı vermeniz gerekir.
Risk yönetimi yalnızca stop veya portföy de değildir. İşin içine başka maddeler de
girer..
Pozisyon büyüklüğü Kaldıraç oranı Volatilite uyumu Zaman aralığı hepsi riskin parçalarıdır.
Pozisyon büyüklüğü doğru hesaplanmazsa, en doğru setuptan, en güzel trendden bile zarar edebilirsin ya da potansiyelin kadar kazanamazsın. Küçük pozisyon
büyüklüğü çok huzur, düşük ödül, düşük risk demektir.